İmdaaat Yangın Var

150.00

Bu ara okulda kulaktan kulağa bir fısıltıdır gidiyor.

Bu hafta yangın tatbikatı yapılacakmış.

Sirenler çalacak, öğrenciler hızlıca aşağı indirilecek.

Sıraya girip, Allah etmesin, “Yangına nasıl da hazırlıklı”

olduğumuzu cümle âleme göstermiş olacağız.

Tabi biz de boş duracak değiliz. Beynimiz bol oksijen aldığı için, arkadaşlarımıza bir oyun oynayalım dedik.

Yasin ve Mehmet ile bir araya geldik. Madem tatbikat yapacağız öyleyse bu işin hakkını verelim!..

Yusuf Ali’nin Maceraları-5 Yaz Tatili Kar Şerbeti

150.00

Aylardan ağustostu… Ortada bırakın kar, su birikintisi bile gözükmüyordu. Nereden kar bulup da bize getireceklermiş. Bunları mahalledekilere anlatsam, dünyada inanmazlar.
Cesaretimi toplayıp yanlarına gitmeye karar verdim. Kevser’i, sağlam korunaklı bir yere oturttum. Bir yandan aşağıya inmeye, bir yandan da avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım. Aklıma kötü şeyler gelmeye başladı, kayalardan yuvarlanmış olabilirler mi?
Biraz daha aşağıya indiğimde kuytu bir yerde mağara girişini gördüm. Var gücümle bir kez daha seslendim. Dedem koşarak dışarı çıktı. “Yusuf Ali, ne işin var burada! Buralar çok tehlikeli! Yavaşça yanımıza gel” dedi. Dikkatli bir şekilde ve düşme korkusuyla mağaraya indim. Haylazlıklarım içinde belki en heyecanlısı bu oldu.
Kocaman bir mağara karşımda duruyordu. Yerde ağzına kadar kar dolu bir kuyu…

Yusuf Ali’nin Maceraları-4 Engel Değil

150.00

Tam bir panik anı yaşıyorduk, nasıl olmuştu da bir anda her şey değişivermişti. Az önce tuttuğumuz balıklar için havalara uçan biz, bir anda korkudan ağlamaya başlamıştık.
Üstelik yağmur hızını şiddetlendirmişti. Tekne gelen dalgalardan dolayı ağzına kadar suyla dolmuştu, tekneyi kovayla boşaltmaya çalışmamız yetmez olmuştu.
Babam,”Çocuklar! Sıkıca tutunun sular kabardı. Her an, her şey olabilir, korkmayın can yelekleriniz var, suya düşerseniz başınızı dik tutun yeter!” diye bağırıyordu…

Yusuf Ali’nin Maceraları-3 Güle Oynaya

150.00

Yaz tatili yaklaştığında herkesin bir planı olurdu.
Yasin, Heybeliada’ da yaşayan anneannesinin yanına giderdi.
Orası bizim için de büyülü bir yerdi. Her tarafı denizle kaplı bir yerdi.
Küçükken orada yaşayanların yüzerek geçtiklerini hayal ederdim.
Korsanların insanları korkutan gemileriyle adanın dört tarafından geçtiklerini düşünürdüm. Çocukları kaçırıp uzak diyarlara
sattıklarına inanırdım.

Yusuf Ali’nin Maceraları-2 Üç Kafadar

150.00

Mezarlık çok ıssızdı. Ama oradan geçemezsek, gece yarılarına kalacak, ailemizden de güzel bir akşam fırçası yiyecektik.Mezarlığın içerisine girdik. Artık koşamıyor,adımlarımızı dikkatle atıyorduk.Birden sesler duymaya başladık. İrkildik, birbirimize sıkıca yapıştık. Köpek sesleri! Elli yüz metre ötemizde on- on beş tane sahipsiz köpek vardı. Üzerimize doğru gelmeye başladılar.Bir görseniz, ağızlarından salyalar akıyordu.Keskin dişleri bizi parçalayacak gibi duruyordu. Hırlama sesleri ile ayaklarımızın bağı çözülüyordu.

Yusuf Ali’nin Maceraları-6 İmdaaat Yangın Var

150.00

Bu ara okulda kulaktan kulağa bir fısıltıdır gidiyor.

Bu hafta yangın tatbikatı yapılacakmış.

Sirenler çalacak, öğrenciler hızlıca aşağı indirilecek.

Sıraya girip, Allah etmesin, “Yangına nasıl da hazırlıklı”

olduğumuzu cümle âleme göstermiş olacağız.

Tabi biz de boş duracak değiliz. Beynimiz bol oksijen aldığı için, arkadaşlarımıza bir oyun oynayalım dedik.

Yasin ve Mehmet ile bir araya geldik. Madem tatbikat yapacağız öyleyse bu işin hakkını verel

Yusuf Ali’nin Maceraları-1Bir Kahraman Doğuyor

150.00

Eski, yıkılmış bir kilisenin enkazı üzerinde; birimiz haçlı askeri, birimiz Fatih oluyor; kılıçlarımızla savaşıyorduk. Kılıç dedimse gerçek sanmayın! Tahtadan yaptığımız şeyler. Ama o tahta parçası, bizim gözürnüzde Hazreti Ali’nin Zülfikar isimli kılıcı oluveriyordu.
Yasin bana kızıyor, her seferinde ben düşman askeri oluyorum bu sefer de sen ol diyerek isyan ediyordu.